Hızlı kentleşme, plansız yapılaşma veya zamana karşı direncini kaybetme gibi nedenlerle geleneksel yerleşimler ve yerleşimlerdeki tarihi ve kültürel değerleri olan alanlar bozulma ve terk edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktadır. Geleneksel dokunun sürdürülebilir koruma anlayışına göre özgün işlevinde yaşatılabilmesi önemlidir. Planlama ve tasarım süreci, tarihi, kültürel ve ekonomik sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak için sosyokültürel faktörleri göz önünde bulunduran yaklaşımlar olmalıdır.
Kayseri’nin Melikgazi ilçesine bağlı bir yerleşim olan Ağırnas; dehlizleri, mağaraları ve yer altı kalıntıları ile günümüzden 3000 yıl öncesine uzanan bir geçmişe sahiptir. Hitit, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemine ait eserlerin bir arada bulunduğu yerleşimi oluşturan dokunun en önemli özelliği, yapı malzemesi olarak yerleşimin bütününde doğal taşın kullanılmasıdır. Taşla kaplanmış dar sokakların üzerinde sıralanmış taş evler, kimi zaman bu sokakların genişlemesi ile oluşan meydanlar, yerleşimin dokusunu oluşturmaktadır.
Ağırnas, geçmişte farklı dinlere mensup nüfusun bir arada yaşadığı, kiliseleri, çeşmeleri, yer altı yerleşimi ve taş malzemenin ön plana çıktığı dokusu ile günümüze kadar ulaşmış olup; yerel halkın ekonomik durumunun bu yapıları onarmaya uygun olmaması nedeni ile harabelerin de yoğun olduğu bir yerleşim olarak varlığını sürdürmektedir. Bu bağlamda yapılan çalışmada, alanın yeniden canlandırılması, mekânsal, kültürel ve tarihi bağlamda sürdürülebilir olması için yerinde inceleme ve analizler yapılarak öneriler geliştirilmiştir. Kamusal alanlara dönük öneriler ile mevcut dokunun sürdürülebilirliği için katkı sağlaması amaçlanmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimarlık |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 15 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019Cilt: 2 Sayı: 2 |